Web Tasarım

Murat Kekilli İstanbul Soğuğunda

İntihar söylentileriyle önce şarkısı ünlü olan Murat Kekilli İstanbul soğuğunda donuyor, borçla yaşıyor Ali Eyüboğlu Polis kayıtlarında, "Bu Akşam Ölürüm" şarkısı için bir kişinin dahi intihar ettiğine ilişkin bir kayıt yok. "Fısıltı gazetesi"nin, "Uğruna intihar edilen şarkı" ve "Söyleyeni bile intihar etti" şeklinde yaydığı "atlatma haber", çok geçmeden yazılı basında da kendine yer buldu. Bu sayının önce 11, sonra 17, son olarak da 37 kişi olduğu yazıldı. O halde, bu söylentilerin sebebi ne? Çünkü şarkı, yorumcusundan önce şöhret oldu. Hem de albüm çıktıktan 4 - 5 yıl sonra... Tanınmayan bir şarkıcının yorumladığı "Bu Akşam Ölürüm"ün, her yerde çalınıp söylenmesiyle, şarkıyla ilgili rivayetler de dilden dile dolaşmaya başladı. Reklam için çiğ tavuk yiyenlere, bir mezar taşının başında fotoğraf çektirip, "Babam burada yatıyor" deyip, babasını diri diri mezara gömenlere sıkça rastlanan müzik dünyasının fertlerinden Murat Kekilli'nin, "Şarkımız için insanların intihar ettiği söylentilerini çıkaran biz değiliz. Bu söylentiler beni de rahatsız ediyor. Bir şarkı için intihar edilir mi?" demesi, kime, ne kadar inandırıcı gelebilir. Konforsuz oteller Şarkıyla ilgili söylentiler ve yaşadıkları ekonomik darboğazın kendilerini bunalttığını vurgulayan Kekilli, "Her şeyi bırakıp, toprağıma dönmeyi bile düşünüyorum. İstanbul'a gelmeden önce Adana halinde çalışıyordum. Hamallık yapıp, kamyonlardan karpuz boşaltıyordum. Hiç yüksünmeden yine hamallık yaparım" diyor. Kekilli ve arkadaşları, sadece şarkılarıyla değil, yaşam tarzlarıyla da meslektaşlarından farklı. Onların meskeni konforsuz oteller. Beyoğlu'nda konakladıkları eski otelin 17 Ağustos depreminde duvarları dökülünce Cihangir'deki Palace Otel'e taşınan Kekilli, iki arkadaşıyla aynı odada kalıyor. Henüz para yok Müzikten henüz para kazanmaya başlamadıkları için borcu borçla kapatıp, kıt kanaat geçindiklerini söyleyen Kekilli ve arkadaşları, bestelerini de yemeklerini de konakladıkları otelin odasında yapıyor. Otelin kaloriferi günde birkaç saat düşük ısıda yandığı için soğuk kış gecelerinde çifte battaniyeyle yatmasına karşın üşüyen Kekilli, "İlk kasetimizi hemşerim Ferdi Tayfur'un şirketinden çıkarmıştık. `Satmıyor' diye 7 kez kovdu bizi şirketten. 5 - 6 aydır iyi satıyor, ama bize faydası yok. Yeni kaset çıkalı 1.5 ay oldu. Tirajı 100 bini aştı. Ondan da henüz para kazanamadık. Ama ileride kazanacakmışız... O zamana kadar toprağımıza dönmezsek eğer" diyor ve ekliyor: "Hep, bir teleskobumun olmasını istedim. Bu yaşıma kadar para kazanıp, onu alamamış olmak çok zoruma gidiyor."